10 Ağustos 2017 Perşembe

KADIN KALÇASINA ŞAPLAK ATMAK...

Pierre Auguste Renoir



KADIN KALÇASINA ŞAPLAK ATMAK!
--------------------------------------------------

  Kadın ve kalça, yan yana gelince biz erkeklerin gözlerinin yerinden çıkıp, dürtülerinden yayılan kanın sıcaklığı karşısında doludizgin olduğunu düşünüyorum.

  Aynı düşünceyi taşıyan Fransız ressam, heykeltıraş; günümüzden 150 yıl önce kadın kalçaları üzerine yapılacak resim için şu düşünceyi dile getiriyor;

“ Eğer tablodaki kadının kalçasına bir şamar aşk etmek arzusunu duyarsam, bu tablo artık olmuş demektir.”

  Bir kadın kalçasının güzelliği, yüceliği; bir sanat olayının ortaya çıkıp, ruhsal ve psikolojik olarak kabul görüşü; yani, zanaattan sanata dönüşümü de böyle bir şey olmalı…

  Yıllar önce; İstanbul Üniversitesi Avcılar yerleşke çay salonunda bir resim gördüm. O zaman uzunca baktığım resim, Fransız ressam, heykeltıraş Renoir’in olduğunu bilmiyordum. Bildiğim, hissettiğim tek şey; o tablonun karşısında ayrı bir hissiyat içinde sessizliğe, dönüşüme uğradığım.

 Sonra, hissettiklerimi, sıradan sanat görgüm ışığında gazetemizin köşesinde yazmıştım. Şimdi, Pierre Auguste Renoir’i tanımaya başlayınca, o resmin ona ait olduğunu öğrendim. Tekrar, yıllar sonraya, yine o tablonun sosyolojik, psikolojik, edebi anlatımına yaklaştım.

 Tablonun ismi, Tekne Gezintisi Öğle Yemeği Tablosu… Üniversite Yerleşkesinde bu tablonun kopyası asılıydı asılı olmasına, ama ismini, sanatçının anlatmak istediğinden çok, kendi anlatımını aktardım gazete köşesine.

 Tabloda ki resim; hali vakti yerinde ki şehir insanlarını, birlikte çıktıkları tekne gezintisinde uğradıkları lokanta da yemek yerken, bir birlerine duyulan hissiyat, giyim, kuşam, yiyecek ve içecek zevklerinden tutun da, gün ışığının, gölge yerin insan bakışına yaratılan üç boyutlu çalışmanın zevkini görmek mümkün.

  Yemekte kimler yok ki? Bir defa, iyi düzenlenmiş, içki şişeleri, zengin meyve tabakları olan bir masa. Aynı zamanda sanatçının sonradan evleneceği sevgilisi Âline Charigot, küçük köpeğiyle oynamakta.

  Bu tablo için kritik yapanlar şöyle söylüyor; “ Nazik Kaos”

Mavinin, turuncunun, laciverdin; renk ve desenlerin, ruh ve bedenlerin anlatımıdır bu eser…

Güven Serin 



Hiç yorum yok: