12 Ekim 2017 Perşembe

AŞK VALESİ




                                                Notre Dame de Paris Müzikali



AŞK VALESİ
--------------------------

  Notre Dame de Paris Müzikalinde, müzikalin doğmasına katkı veren Victor Hugo’nun anlatımında; O,Aşk Valesi denen yer; Paris’in gizli bir yerinde, aşk sunmaya devam eder; esrarlı dansların, işvelerin, kokuların yayıldığı renkli ve gizli mekânlarda.

  Aşk valesi; hangisi? Sinek mi? Karo, kupa yoksa siyah maço mu? Bilmiyorum… Bir gösteri yaptığı, her daim insanı; erkekleri kendine çeken bir koku, iştah, arzu salgıladığı; o büyük günahın çağrısını yaptığı yer… Üstelik niçin günah olsun? Kör, kısır, bahtsız ve bastırılmış insanlar değil midir; asıl suçlu olan? Suç işleyen? …

 Her daim yarım kalmış bir hikâyedir bu konu; konular. Eksik yanları tamamlamak için yetmez kavganın, pafta, parsel ve karizmaların kütüphanesiz, danssız, operasız ülkeleri, şehirleri. Yetmez, sözcükleri, inançları bu büyülü sahnenin bütününün tamamlamaya…

  Aziz Dennis Caddesinin hemen üzerinde. Saklı, gizli bir yerde! Mumlarla aydınlatılır; parfüm kokan kadınların bulunduğu loş odacıklar. Aşk valesi ve aşk kadınları karşı karşıya gelir. Üstelik birkaç kuruş karşılığında; temsil edilen kuruşun karşılığı olan bedenlerin yoksulluğunu da anlamaya uzak durmamızı da istemez Hugo.

  Sadece birkaç kuruş yeterli olur; Aşk valesiyle aşk kadınlarının bir araya gelmesine. Ya şimdi? Teknolojiyi, sermayeyi, reklâmı, medyayı eline geçirmiş büyük oluşumlar; aşk valelerini, kıtalar ötesine; Uzakdoğu ve güzel Ukrayna diyarına yollamıyorlar mı?

 Üstelik birkaç kuruş karşılığına değil, oldukça yüksek meblağı bulan mal alış verişlerine karşın verilen bir hediye…

Güven Serin 


Hiç yorum yok: